Patlama tehlikesine karşı çeşitli önlemler
Aşağıdaki iki tehlike kaynağı ile mücadele için yeraltında infilaktan korunma kaçınılmazdır:
İnfilaktan korunmaya ilişkin önlemler esasen ikiye ayrılır:
Önleyici tedbirlerbir infilakın (patlamanın) engellenmesine katkıda bulunmalıdır.
Bunlara temel olarak ateşleme kaynaklarından kaçınma, kömür tozu birikiminden kaçınma, toz tutucu (bağlayıcı) yöntemler ile kömür tozu tehlikesini azaltma ve metan girişlerinin kontrol altında tutulması dâhildir. Önlemler metan gazına veya kömür tozuna bağlı tehlikeler bağlamında birbirinden farklıdır.
İnfilaktan korunmaya ilişkin yapısal önlemler, bir infilakın ocaklara yayılmasını engellemek içindir. Bunun için tüm galeri kesitini kapsayan ve patlama dalgasını engelleyen patlama bariyerleri kullanılmaktadır. Patlama bariyerleri hem metan gazı patlamasında hem de kömür tozu patlamasında etkili olurlar.
Bu iki farklı önlem tipleri yeraltındaki işletmeler için birbirini tamamlamalıdır ve kaçınılmazdır. Koruyucu önlemler yer altı madenciliği dışında yeterli olmasına rağmen yeraltındaki işletmelerde bir gaz patlamasına neden olacak derinlik, kapalı ulaşım sistemleri, patlayıcı maddelerle çalışmalar, hassas havalandırma tekniği (havanın yeterince inceltilmesi), değişen hava basınçları (gazın intişarı), değişen jeolojik şartlar (farklı gaz içerikleri) gibi özel tektonik nedenler işletmelerin jeolojik yapıda gaz birikmesine dolayısıyla gaz degajı tehlikesine maruz kalmasına neden olur. Muhtemel bir kömür tozu patlamalarına, kömür naklinin durumları ve hava hızının (uçuşan kömür tozu) yüksek olduğu ve kesici kazı makinelerinin kullanıldığı üretim noktalarından açığa çıkan kömür tozları ve patlayıcı maddelerle yapılan patlatma çalışmaları gösterilebilir.
Madenlerdeki bu ilave tehlikeler koruyucu önlemlerin yetersiz olmasına yol açmaktadır. Yeraltındaki bir madenin ulaşım ağının kapalı devre olması nedeniyle iş güvenliği ile ilgili emniyeti daha da zorlaştırmaktadır, burada meydana gelen patlamalar ve basınç dalgaları sadece yol güzergahı istikametinde, enerjilerinde ve etkilerinde herhangi bir azalma olmadan dağılırlar. Böylece bir patlama, sadece patladığı mekân ile sınırlı kalmaz ve saniyeler içinde kilometrelerce uzunluktaki ocak açıklıklarına ve üretim ile ilgili tüm çalışma alanlarına yayılır, güzergah üzerindeki tesisleri imha eder ve çalışanları öldürür. Ne yazık ki bu duruma ilişkin bir çok farklı ülkede bir dizi olumsuz örnek bulunmaktadır. Son olarak 05.03.2015 tarihinde Ukrayna’da Sasjadko madeninde metan gazı patlamaı en az 35 kişinin ölümüne neden olmuştur. Bu nedenle bir patlama dalgasının diğer ocak açıklıklarına yayılmasının durdurulması zorunludur. Bu sadece önleyici tedbirlerin yanında yapısal önlemlerin, teknik mevzuatlar doğrultusunda örneğin denetimli/sertifikalı WaTa su torbalarınıdan monte edilmiş infilak bariyerlerinin, uygulanması ile mümkündür.